Oluşturan - Dr. Mustafa İspir
Ruh sağlığı alanında çalışanların sıkça karşılaştığı sorulardan bir tanesidir "ben normal miyim?". Bu makalede bu zor soruya beraberce yanıt arayacağız. Öncelikle sağlık kavramından bahsetmeliyiz. Dünya Sağlık Örgütü, sağlığı ‘’bedensel, ruhsal ve sosyal iyilik hali’’ olarak tanımlıyor. Bedensel iyilik halini günümüzde birçok tahlil, tetkik vs. ile tespit edebiliyoruz. Hatta bu işin bir adı bile konmuş: ’check-up’. Peki ruhsal ve sosyal olarak check-up yapılabilir mi? Kimlere normal, kimlere anormal diyeceğiz ve bunu nasıl yapacağız?‘Normal’ terimi istatistiksel olarak çoğunluğa uyan ve aşırı uçlarda kalmayan demektir. Hekimlikte istatistiksel yöntem sık kullanılır ve bulgulara göre normalin alt ve üst sınırları belirlenir. O halde; ruh sağlığı açısından çoğunluğa uyum sağlamak normalliğin kriteri olabilir mi? Örneğin bir toplumda çoğunluk akıllı telefon kullanıyor, telefonu elinden düşürmüyor, ailesine ve çocuğuna vakit ayırmıyorken; az sayıda kişi telefonu sadece işte kullanıyor, ailesiyle ve çocuğuyla kaliteli vakit geçiriyorsa bu toplumda çoğunluğa mı, yoksa azınlığa mı normal diyeceğiz? Tarihsel süreci incelediğimizde de iz bırakan büyük şahsiyetler çoğunluğa uymayan ve onları değiştirmeye çalışanlar olmuşlardır. Öyleyse istatistiksel tanım ruh sağlığında hem göreceli, hem de bazen geçersiz kalabilmektedir.Klinik olarak bireyde aşırı anksiyetenin ya da belirgin psikopatolojinin olmayışı, aynı zamanda kendisinden memnun, sosyal ilişkilerinde rahat ve mutlu oluşu normal olarak değerlendirilebilir. Fakat ileri derecede bencil, başkalarına kolayca yalan söyleyen, toplumun sorunlarına duyarsız birisi halinden memnunsa, sosyal ilişkileri iyiyse ve mutluysa bu kişi ‘normal’ midir? Öte yandan herkese yardım etmeye çalışan, doğru sözlü, toplum yararına çalışan ama tedirgin ve kaygılı olan kişiye anormal diyebilir miyiz? İnsanın hayatında kaygı, üzüntü, acı çekme bir psikolojik rahatsızlığın belirtisi olabileceği gibi; duruma göre anormal sayılmayacak doğal tepkiler olabilir. Hatta bazı durumlarda üzülmemek, ağlamamak, kaygı duymamak anormal olabilir.Psikoanalize göre ise normallik ölçütü id, ego, superego arasındaki dengedir. Ruh sağlığı yerinde olan kişinin alt benlik(id) dürtülerine doyum sağlayan, aynı zamanda çevresine uyum sağlayabilen(ego) ve üstbenliğin(superego) de sesine kulak verebilen birisi olduğu kabul edilir. Fakat bu tanımlamada da dürtülerin doyumu, çevreye uyum, üstbenliğin beklentileri görecelidir ve her zaman tartışmaya açıktır. Psikoanalizin kurucusu Freud’a normalin koşulları sorulunca ‘’çalışmak ve sevmek’’ diye cevap vermiş. Bu iki sözcük üzerinde ise yüzlerce kitaplar yazılmış ve yazılacaktır. En başta söylediğimiz gibi ‘normal’ i tanımlamak oldukça güçtür. Milattan önce yaşayan ünlü filozof Aristo ‘’Bir miktar delilik karışımının bulunmadığı mükemmel bir ruh yoktur.’’ demiş. 19.yüzyılda İsviçreli psikiyatr Eugen Bleuler, öğrencisi Gustav Bychowski’ye şöyle bir öğüt vermiş: ‘’Hiç kimseye normaldir belgesi verme, ben karıma bile vermem’’. Günümüzde de Prof.Dr.Orhan Öztürk’e göre normalliğin ve aşırı olmayan anormalliğin sınırları net değildir, ölçütleri görecelidir. İstatistiksel ve klinik görüşlerin, çevreye uyum varsayımının hepsinde az ya da çok gerçek payı vardır; fakat çağdan çağa, toplumdan topluma, hatta kişiden kişiye görecelidir, değişebilir.Sonuç olarak; her kişide tutarsız, uygunsuz, aşırı, yetersiz davranışlar görülebilir. Fakat bu davranışlar sürekli yada tekrar eder tarzda ise, işlevselliğini ve/veya kişilerarası ilişkilerini bozuyorsa; ruh sağlığı alanında çalışan hekim, psikiyatr veya klinik psikologlara başvurması gerekir.
Daha FazlaYayınlandı - Cum, 15 Mrt 2024
Oluşturan - Kl. Psk. Sibel Karahan
IQ NEDİR VE NASIL ÖLÇÜLÜR?Haberlerde muhtemelen şuna benzer bir şey okumuşsunuzdur: “12 yaşında bir çocuk IQ testinde Einstein'ı geçmeyi başardı” Peki IQ'nun gerçekte ne anlama geldiğini hiç merak ettiniz mi? 12 yaşında bir çocuk üniversiteden mezun oluyorsa elbette zekidir, peki sizden daha mı akıllıdır? Eğer öyleyse, ne kadar daha akıllı? Başarıya giden bu kadar çok farklı yolun olduğu bir dünyada ortalama bir IQ' ya sahip olmanızın bir önemi var mı? Peki ortalama IQ nedir? Aşağıdaki yazıda bu soruların yanıtlarını bulacaksınız. IQ ÇOCUKLARDA NASIL ÖLÇÜLÜR?IQ, zeka bölümü anlamına gelir ve kişinin bir konu hakkında akıl yürütme, fikir üretme becerisi ve sorunları çözme yeteneğini ölçer. Bu zeka bölümü denilen şey "Neyin bölümü?" diye sorabilirsiniz. Bunu anlayabilmek için zekânın sayısallaştırılmasına yönelik bazı işlemlere dair tarihçeye kısaca göz atalım:1905'te Alfred Binet adlı bir Fransız bilim adamı, günümüzün ilk IQ testini yarattı. Binet, çocukların bilişsel yeteneklerini zihinsel ve biyolojik yaşlarını karşılaştırarak değerlendirmek istedi.Zihin yaşlarını nasıl buldu? Onlara genel bilgi soruları sordu ve onların yaşındaki ortalama/sağlıklı bir çocuğun doğru şekilde gerçekleştirmesi beklenen muhakeme görevlerini tespit etti.Eğer 6 yaşındaki bir çocuk, 7 yaşındaki çocukların çoğunun doğru cevapladığı tüm soruları başarıyla cevaplayabilirse çocuğun zeka yaşı 7'ydi. Bir IQ puanı elde etmek için, çocukların bilişsel yeteneklerinin (zihinsel yaş) gösterdiği yaşı çocuğun biyolojik yaşından çıkardı.Psikolog William Stern, Binet'in birçok fikrine katılıyordu ancak zihinsel yaşı biyolojik yaşa bölmenin daha doğru bir karşılaştırma olacağını düşündü.Bu hesaplamaya göre, eğer 7 yaşındaki bir çocuk, görevleri ortalama 7 yaşındaki bir çocuk kadar iyi çözebiliyorsa, 7/7 puan aldığı anlamına geliyordu; bu da IQ puanının 1 olduğu anlamına geliyordu. Ortalama 8 yaşındaki bir çocuğun seviyesinde performans gösterenlerin puanı 8/7 veya 1,1 IQ' ydu, bu da ortalama IQ' nun biraz üzerindeydi.Stanford Üniversitesi psikologlarından Lewis Terman, testi daha da geliştirdi ve virgülün ortadan kaldırılması için bölme sonucunun 100 ile çarpılmasını önerdi.Böylece, 1'lik IQ puanı 100 oldu ve 1,1'lik IQ, 110'luk bir IQ' ya dönüştü. Test, Stanford-Binet testi olarak bilinmeye başlandı ve hala IQ' yu ölçmek için kullanılan en popüler testlerden biridir.YETİŞKİNLERİN IQ’SU BENZER ŞEKİLDE ÖLÇÜLEBİLİR Mİ?40 yaşındaki birine 80 yaşındaki biri gibi zihinsel performans gösterdiğini söylerseniz muhtemelen bunu iltifat olarak kabul etmeyecektir. Bu nedenle çocukları test etmek için tasarlanmış olan ve yukarıda bahsedilen test etme yöntemi yetişkinlerde işe yaramaz. Bu sebeple yetişkinlerin ortalama olarak farklı yaşlarda nasıl performans gösterdiğini ve ilerleyen yaşlanmayla birlikte bu performansın nasıl düştüğünü görmek için daha zorlu görevlere sahip yeni testler tasarlanmıştır.Günümüzde en yaygın yetişkin IQ testi, David Wechsler tarafından geliştirilen bir yönteme dayanmaktadır. Wechsler farklı yaş gruplarındaki yetişkinleri test etti ve testi, her yaş grubundaki ortalama yetişkinin 100 puan veya normal IQ puanı alacağı şekilde tasarladı. Bazı kişilerin 100'ün üzerinde, bazılarının ise altında puan aldığı bir dizi ortalama IQ vardır. Bahsi geçen zeka dağılımına ilişkin sayısal değerleri ilerleyen bölümlerde bulabilirsiniz.IQ TESTLERİ TAM OLARAK NEYİ ÖLÇÜYOR?IQ testleri yalnızca bilişsel yetenekleri ölçer. Yani IQ testi yaparken yalnızca birkaç parametreyi değerlendirebiliyoruz:• Yaşam boyu edinilen bilgi ve beceriler• Sözlü ve sözsüz yetenekler• Otomatik olarak gerçekleştirilemeyen yeni görevleri yerine getirme becerisi (akışkan akıl yürütme)• Gerçek dünyadaki niceliksel bilgileri analiz etme ve yorumlama yeteneği (niceliksel akıl yürütme)• Soyut bilgileri anlamlandırabilme ve problem çözebilme becerisiIQ testi, hızlı iletişim çağında bazen "akademik" zekâdan bile daha önemli olabilen duygusal veya yaratıcı zekâyı dikkate almaz.IQ testi puanları, test yapma becerilerinden, test uygulama ve yorumlama yetkisine sahip psikologların sonuçları nasıl yorumladığına kadar birçok faktöre bağlıdır. Evet, IQ testlerini yalnızca bu konuda eğitim almış psikologlar uygulamalıdır; bu nedenle önünüze birden bire çıkan çevrimiçi bir IQ testi yapmaya karar verirseniz, elde ettiğiniz puana fazla güvenmeyin çünkü çok büyük olasılıkla sonuç hatalıdır.ORTALAMA BİR İNSANIN IQ'SU NEDİR?David Wechsler, belirli bir yaş grubundaki kişilerin ortalama puanının 100 olduğunu tespit etti. Bu ortalama değerin 15 puan altında veya üstünde (85 ile 115 arasında) bir aralığa denk gelen puan almak ortalama bir IQ'ya sahip olduğunuz anlamına gelir.İnsanların çoğunluğunun IQ puanı 85 ila 115 arasındadır. Bu bilgi önemlidir çünkü ders başarısı iyi olan bazı ailelerin çocuğum “üstün zekâlı” olabilir mi düşüncesi neticesinde yaptırdığı testler sıklıkla şu gerçeği teyit eder: ortalama yüksek bir zekaya sahip olmak nadir olan bir duruma işaret eder bir başka deyişle dikkat çekici derecede iyi bir performans sergilemek gerekir. Çok az sayıda kişi (yaklaşık olarak %0,2oranında) bir IQ testinden 145’ten daha fazla puan alır.Peki bahsi geçen normal aralıklar dışında puan almak ne anlama geliyor? 80 IQ düşük müdür? 70'ten 85'e kadar olan tüm puanlar ortalama ama düşük bir ortalama olarak değerlendirilir. 115'ten 130'a kadar her puan ise yüksek bir zeka puanına sahip olduğunuz anlamına gelir.130'un üzerindeki puan nüfusun çok düşük bir yüzdesinde yer alır. Yüksek olarak kabul edilir ve yetenekli olabileceğiniz, hatta bir “dahi” olabileceğiniz anlamına gelir.70'in altındaki puan düşük kabul edilir ve bilişsel bir geriliğe işaret eder.ZEKA ÖLÇÜMÜ NEDEN YAPILIR?IQ testinin değeri en çok eğitimsel veya klinik ortamlarda belirgindir. Öğrenme güçlüğü, ciddi davranış sorunları, çocuğun yaşadığı zorlukların kısmen kendi yaş grubunun ortalamasından önemli ölçüde farklı olan IQ puanına bağlanıp bağlanamayacağını belirlemek için test edilebilir. IQ puanının kullanılmasının aşağıdakiler dahil ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere birçok nedeni vardır:• Bir çocuğun veya yetişkinin teşhisine yardımcı olmak.• Çocuklara yönelik eğitime yerleştirme ve uygun eğitim programının uygulanmasına yardımcı olmak.• İşverenlerin belirli bir kişinin belirli bir işe uygun olup olmadığına karar vermesine yardımcı olmak.• Eğitimsel değerlendirme ve yerleştirme• Zihinsel engelliliğin değerlendirilmesi ve tanısı• Bilişsel araştırma• İş adayı değerlendirmesi• Bellek, hız ve dikkat dahil olmak üzere bilişsel yeteneklerin değerlendirilmesiBaşarıyı IQ belirler mi?Kişinin zeka katsayısı mutlaka başarıyı belirlemez. Sonuçta IQ testleri kişinin potansiyelini ölçmek için tasarlanmıştır. Hırs, motivasyon, fırsat, baskı altında net düşünebilme yeteneği vb. gibi çok önemli diğer faktörleri hesaba katmaz.Bazı insanlar yüksek IQ'ya sahiptir ancak aynı zamanda yüksek düzeyde kaygıya sahiptirler, bu da testlerde ve sınavlarda düşük performansa neden olur. Diğer insanlar yüksek puana sahiptir ancak kendilerini yazılı biçimde doğru bir şekilde ifade etmekte zorlanırlar ki bu çoğu sınavda kullanılan formdur. Birinin bölüm puanının yüksek olması onun okulda başarılı olacağı anlamına gelmez.Tersine, eğer birisi yüksek IQ'ya sahip değilse ve okulda iyi performans göstermiyorsa, doğası gereği daha pratik olan veya olmayan, seçtiği kariyerde başarılı olmaya devam edebilir.Bir IQ testinin yalnızca o testin içeriğini gösterdiğini akılda tutmak önemlidir. Çoğu IQ testi, değerlendirilen kişinin yaşadığı toplum için önemli olan bir dizi beceriyi ölçmek için tasarlanmıştır. Peki ya yetenekli bir piyanist olan biri? veya yetenekli bir buzdolabı tamircisi? Bu kişilerin zekâlarını mevcut zeka testleri ile ölçtüğümüzde onların mesleki başarıları ile tamamen eş olan bir değer elde edebilecek miyiz? Cevabımız hayır olabilir. Mevcut zekâ testleri bu alanlara dair becerileri ölçmez. Bu uğraşlarda yer alan beceriler elbette farklıdır, ancak bunlar aynı zamanda bir tür zekadır. Zeka Testleri ve IQ'yu Anlamak Üzerine Son Bir SözZeka testleri sonucu elde edilen zeka katsayıları kesinlikle faydalıdır ve klinik uygulama ve eğitimde faydalı olabilir, ancak bu tür testlerin ne işe yarayıp ne işe yaramadığını hatırlamak önemlidir. Başarıya giden yolda birine yardım etmek açısından kritik olabilir, ancak onu tamamen tanımlayan bir ölçüt olmayabilir. Bu nedenlerle sırf merakı gidermek amacıyla zeka ölçümü yoluna girmek pek akıllıca değildir. Hatırlanması gereken en önemli şeylerden biri, IQ'nun bir kişinin potansiyelini yalnızca o belirli günde, belirli bir zamanda belirli bir testle belirlenen şekilde ölçtüğüdür. Test katılımcısı o gün kendini iyi hissetmiyor olabilir. Önceki gece iyi uyuyamamış ya da sınava giderken tartışmış olabilirler. Test sabahı kahvaltı yapmamak bile sonuçları etkileyebilir. Elbette bunlar, o gün elde edilen sonuçları etkileyebilecek şeylerden sadece birkaçı. Tüm bunlara rağmen IQ sonuçları genellikle çok büyük bir oranda doğru bulgu verir. Peki bu doğru sonuca ulaşmada sadece mevcut veriler mi yön verir? Testi yapan psikolog, test puanına tek başına bakmayarak bunu sağlar. Örneğin, çocuğun önceki okul performansını, aile koşullarını veya katkıda bulunan diğer tüm faktörleri göz önünde bulundurur.Çocukla ilgili tüm arka plan bilgileri göz önüne alındığında, beklenenden çok farklı olan IQ testi sonuçları, psikologu olası nedenlere daha derinlemesine bakmaya teşvik edecektir. Psikologlar bu tür şeyler için eğitilmiştir, yanılmaz olmasalar da doğru ve bilgilendirici IQ sonuçları almak hedefleridir.IQ puanı size bir hikâye sunar ama her zaman hikâyenin tamamını anlatmaz.Kaynaklar https://www.verywellmind.com/intellectual-disability-definition-symptoms-traits-causes-treatment-5220629Intelligence and Intelligence Testing, Richard Fletcher, John Hattie,2011A Measure of Intelligence: One Mother's Reckoning with the IQ Test, 2024
Daha FazlaYayınlandı - Cmt, 06 Nis 2024
Cmt, 06 Nis 2024
Per, 28 Mrt 2024
Pzt, 25 Mrt 2024
Herkese açık bir inceleme yazın